Umutsuzlugu baska zamana birakin

Tarih:19 April 2020

Umutsuzlugu baska zamana birakin

Insanoglu, çesitli zamanlarda bugünlerdeki gibi salginlarla karsi karsiya kaldi. Öyle ya da böyle elindeki imkânlarla bunlara karsi durdu. Epeyce kayiplar yasandi. Bugün de yasaniyor. Nereden kaynaklandigi konusunda net bilgi olmadigi için (Olsa da ne yapilir ki?) herkes çesitli varsayimlarla bilgisayarlarinin ekranlarini doldurmaya devam ediyor.

Bu bir pandemi, yani salgin... Covid-19 diyen var, Corona diyen var. Simdi bunlar ne anlama gelir diye gözlerinizi rahatsiz etmek istemiyorum. Neticede, korunmak için çesitli önlemler aliniyor ve bir sekilde buna karsi mücadele ediliyor. Bu salgini hafife alanlarimiz yaninda bunun ticaretini yapanlari görüyoruz. Bu isin sakasi yok. Bakin simdiden psikiyatri alaninda hekim olan arkadaslarimizi arar olduk. Biraz daha geçsin onlarin hiçbirinden randevu alamayacagiz. Çünkü o kadar çok hastalari olacak ki telefonda bile görüsemeyecegiz. Yazin bunu bir tarafa...

Saglik Bakanligi ve çalisanlari olaganüstü bir gayret sarf ederek bu bela ile mücadele ediyorlar. Ama vatandas olarak bizler de ayni hassasiyeti göstermek zorundayiz. Zorunlu olarak evde kalanlarimiz yaninda çalismak için isyerlerine gidenlerimiz, bu virüsü oralardan evlerine getirmemelidirler. Isyeri sahiplerimiz en üst düzeyde koruma ve korunma önlemlerini almalidirlar. Gazetelerde, televizyonlarda, radyoda (Dinleyenimiz kaldi mi acaba?) sosyal medyada gördügümüz, okudugumuz kadari ile her ne kadar yasli ve akciger sorunu bulunan vatandaslarimizi daha çabuk yakalayan bu virüs gençlerde de ayni oranda etkili oluyor.

Spor yapmis ve yapmakta olanlarimizin görece bagisiklik sistemi daha güçlü sanilabilir. Bu sizi aldatmasin. Geçmiste çok aktif biçimde egzersiz yapmis olsaniz bile bugünkü yasam tarziniz, beslenmeniz siz korumayabilir. Öte yandan kronik bir rahatsizliginiz varsa (Kalp-damar rahatsizligi, diyabet, böbrek yetmezligi, vb.) bu virüs çok uyanik, yönünü size dogru çevirebilir. Tam bu noktada sosyal mesafe ve azami hijyene dikkat etmek gerekiyor. Maskemizi takacagiz, zorunlu olmadikça bulundugumuz yerden çikmayacagiz, ellerimizi bugüne kadar olmadigi sekilde temiz tutacagiz.

Sokaga çikma yasagi üzerine biraz söz etmek istiyorum: Birincisinde, geç açiklandi diye Bakanimizi elestirdik. Iki gün evde kalacagiz diye beklenmedik sekilde firinlara, marketlere saldirdik. Yahu biz, bu karardan birkaç hafta öncesinde marketlere, firinlara, magazalara saldirip oralari talan etmedik mi? Yasak karari yokken bile bu kadar agresif bir alisveris telasi içinde olan insanlarimiz, Cuma gününün ortasinda bu açiklama yapilsaydi da ayni davranisi gösterecekti.

Saniyorum ikinci hafta sonu yasagi daha temkinle karsilandi. Cezalarla, tepkili açiklamalarla bu pandemi yönetilemez. Sosyal medya ve televizyonlarda daha açiklayici daha yatistirici bilgiler aktarilmalidir. Inanir misiniz, insanlarimiz önlerinde unvanlari bulunan bilim adamlarimizin çok farkli açiklamalarindan biktilar. Yakinda gazeteciler veya haber spikerleri onlardan daha iyi bilgi verecek olurlarsa sasirmayalim. Herkes bu konuda ne kadar çok bilgiye sahip ya? Bilim insanlari açiklamalarda bulunabilirler ama bunlari bir makaleye baglamadikça konusulanlarin çogu içi bos seylerdir.

Her sey ragmen umutsuz olmanin geregi olmadigini söylemek istiyorum. Dogum kadar ölümün gerçek oldugunu hiç birimiz unutmamaliyiz. Biz insanlar dogduktan sonra hiç ölmeyecekmis gibi çalisiyoruz. Arkadas buluyoruz, evleniyoruz, zengin veya fakir oluyoruz (Süresi 100 yili geçmeyen), çoluk çocuga karisiyoruz, is sahibi oluyoruz, ömrümüzü bir araba ve bir ev içi harciyoruz, mutlu veya mutsuz oluyoruz ama hayat devam ediyor.

Simdi bir Türk kahvesi (Kuru Kahveci Mehmet Efendi, paketlenmis olani degil, Misir Çarsisinda siraya geçilip, beklenip alinmis), hem de okkali bir sekilde, yaninda bir gerçek Türk Lokumu (Ben Haci Muhiddin Ebu Bekir’de üretilmis olanini tercih ediyorum) alma zamani. Kahvenin kokusu ve kendisi simdi yanima geldi. Bu yaziyi bitirme zamani...*

Umut sözcügünün arkasindaki “...suzluk” ekini tekmeleyin, atin. Bakin keyfinize...
*: Burada verilen sirket isimlerini reklam gibi algilamayin lütfen! Evimizde bunlar vardi...

Menu