Tarih:1 November 2017
Spor ve senfoni orkestrasi
Çok eskilerden aklimda kalan bir konu: Bir banka müdürü olan arkadasimin amcasi her ay beyaz esya ve müzik eserleri saticisi olan dayimdan birkaç klasik müzik plagi alirdi. Bir ay öncesinden bestecileri ve yorumcularini hatta hangi müzik sirketinin kayit ettigine kadar varan açiklamalarda bulunurdu. Gelen plaklari satin aldiginda yüzünün aldigi memnuniyet ifadesini hala unutamam.
O plaklarin ilk dinleyicisi ben olurdum. Çünkü, herhangi bir ariza veya ses bozuklugu var midir diye merak eden dayimin yardimina ben kosardim. Aksam saatlerinde sessiz bir ortamda o zamanki ünlü bir pikap markasi olan Dual’de bu eserleri sabirla dinlerdim. Isin gerçegi, hiçbirinde herhangi bir ses hatasi veya bozukluguna rast gelmedim.
Haftanin bazi günlerinde tecrübe kazanayim diye gönderildigim bu dükkânda çesitli fakat çok enteresan müsterilerle tanisma firsati bulmustum. Banka müdürü, çiftçiler, kuaför, gömlekçi, avukat, sapkaci, radyo tamircisi, gazete sahibi ve inanmakta zorlanacaksiniz bir simitçi de klasik müzik plaklari satin aliyordu. O simitçi, ben ilkokuldayken kantinin unlu kurabiye satiyordu. Is günlerinde her aksamüzeri bir cadde boyunca, üst taraftan baslayarak alta kadar hemen hemen her dükkân çalisanlarina, müsterilerine aksam simidi satardi. Biraz yagli olurdu, yaninda Izmir tulumuna benzer peynirini unutmadan ilave ediyorum. Bu sölen, bol demli tavsan kani seklinde tabir edilen aksam çaylarinin yudumlanmasi ile tamamlanirdi.
Geçenlerde, Kocaeli Sanayi Odasinin Oda Müzigi Toplulugunun konserinin varligini ne yazik ki gazetelerden ögrendim. Uzun senelerdir yazarim, bu kentte bir senfoni orkestrasi neden yok diye? Konser olmus bitmis hatta olumlu yorumlari bile okumus olan bendeniz demek ki, o aralar sehri pek takip edememisim. Bu benim hatam. Eger kayit edilmisse, konser cd’sini kiymetli baskandan talep edeyim bari...
...
Sanat ve Spor hemen her kurumun disa açilan önemli kapilaridir. Bunu Kocaeli Üniversitesinde çalistigim dönemlerde o zamanin Rektörü olan Prof. Dr. Sezer Sener Komsuoglu’ndan çok sik duyardim. Bu yüzden bizim sportif faaliyetlerimize destek verir, üstelik her spor sonucundan haber almak için nerdeyse haftanin farkli günlerinde bilgi alirdi. Nitekim bu manevi ve diger destekler sonrasinda, son 10 yil içerisinde Kocaeli Üniversitesi Üniversiteler arasindaki yapilan karsilasma ve yarislarda pek çok kez daima ilk 3 sirayi almistir. O zamanlar henüz genç bir Üniversitenin bu dereceleri yapiyor olusu, 50, 60 ve 80 yili geride birakan Üniversitelerde saskinlik yaratmisti.
Bu basarilarin arkasinda, öncelikle spor tesislerinin varligi, yetenekli sporcularin oraya gelmeleri ve deneyimli egiticiler bulunmaktadir. Bir de yönetim olarak destek alininca o zaman bu rüzgâr yelkenliyi uçuruyordu.
Isin müzik tarafindaki tek eksiklik bence bir senfoni orkestrasinin olmayisi sayilabilir. Baki Komsuoglu Kongre Merkezindeki açilis konserini hatirliyorum. TÜPRAS sponsor olmus, Idil Biret çesitli eserleri harika biçimde yorumlamisti. Ama salonun akustigi böyle bir konser için uygun muydu? Bu konuda emin degilim. Ama istenirse orada çesitli salon içi düzenlemeler yapilabilir, daha iyi müzik dinlenebilir hale getirilebilir. Zaman geçmis degil. Küçük bir ilgi gösterimi bu kente bu salonu ve dolayisiyla bir senfoni orkestrasini kazandirabilir.